SİTEMİZE UĞRADIĞINIZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİZ
SİTEMİZE UĞRADIĞINIZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİZ

FİLİZ ÖZKOL : Kuyunun dibi derin

Siyasetle işim yok.
Ben bir astroloğum desem de, bugünlerde hangi kesimden gelirsek gelelim hepimizin ağzında bir "savaş" kelimesi var. 2020 yılı gümbür gümbür geliverdi. Kehanetlerin cirit attığı bir dönem içindeyiz. Dünya siyasetinin kuyrukları birbirine dolanmış durumda. Gökyüzü atağa kalktı. Gezegenlerin ilginç trafiği altında direksiyonu nasıl kullanmamız gerektiğini iyi düşünmeliyiz.
Dünya tarihi yeniden yazılıyor.
Kader çarkımız dönmeye başladı. Daha esprili bir dil kullanmak istersek 'Görmedi cihan böyle bir kargaşa.' 2008 yılında Plüton'un Oğlak burcuna geçmesiyle tehlike çanları çalmaya başlamıştı. Her dönemde yazılı ve görsel açıklamalarımda söylüyordum; "toprak savaşlarının eli kulağında" diye. Her ülkenin uzun vade tarih planları vardır.
Siyasetin matematiği kolay değildir. Çıkar savaşları bir kez atağa kalkmasın, göz gözü görmez bir hırs bulutu kaplayıverir.
Şaka değil, zorlu bir süreçten geçiyoruz.
Amerika, düğmeye basmasıyla tüm ülkeleri ayağa kaldırdı. Herkes dersini iyi çalışmak zorunda. Sıra kavgası, öne geçme yarışı içinde bakalım daha neler olacak.
Irak, Suriye, Mısır Libya, geldik İran'a.
Olayların bu yöne kayacağı belliydi. Çarşambanın gelişi perşembeden belli olur dememiş boşuna atalarımız. Hava trafiği de iyice karışmış durumda. Yanlışlıkla düşen uçakların vebali kimin umrunda.
Gizli soğuk savaş çoktan başladı.

6 TUTULMA YAŞAYACAĞIZ
Yine astroloji yorumlarıma dönmek istiyorum. Bu yıl 6 tane güneş ve ay tutulması yaşayacağız. Üç tanesi Yengeç ve Oğlak diğer üç tanesi Yay ve İkizler.
Üstelik Venüs gerilemesi, Merkür gerilemesi, Mars Koç'ta derken, yaz ve sonbahar aylarında bayağı cümbüş var. Yıldız savaşları başladı. Hani bilgisayar çocuk oyunları var ya; şimdi de, ülkeler arasında oyunlar başladı. Şaka gibi gelebilir.
Yıllar sonra tarih kitaplarında okunacak olaylar söz konusu. Felaket tellalı olmak istemiyorum. İyimser astrolog ünvanıma toz kondurmasam da, zorlukların ortasında kaldığımız da bir gerçek.
İşte yine gezegen oyunlarından haberler.
Avustralya aylardır yangınlarla sarsılıyor.
Yanardağlar patlıyor. Depremler yokluyor. İnsanlar ölüyor ve barış bizden biraz daha uzaklaşıyor.
İngiltere prensi Harry'nin ünvanından vazgeçmesi, geçmişte atalarından kral sekizinci Edward'ın tahtını terk etmesiyle özdeşmiyor mu? Rahmetli özgür ruhlu annesi Lady Diana'nın kopyası olamaz mı? Armut dibine düşüyor. Her şey aslına dönüyor.

BÜYÜK GÜÇ TÜRKIYE
Türkiye ateş çemberinin ortasında, yangın söndürmeye çalışıyor. Bir gün Amerika bir gün Rusya derken arabuluculuk görevimizi kendimize zarar getirmeden yerine getirmeye çalışıyoruz.
Trump, Amerika'ya başkan olduğu günden beri, ortalık fırtınalı deniz. Dalgalar bir türlü durulmuyor. Her an yeni bir olay. Kendi ülkesinde bile tepki alırken zavallı dünya ne yapsın. Rusya sessiz ve renksiz. Sadece gülümsüyor. Henüz gerçek fikrinin ne olduğunu tahmin eden varsa söylesin bilelim. Pazarlıklar yapılıyor, uygulamaya geçilmeden bozuluyor.
Oyun içinde oyun. Strateji sürekli değişiyor.
Hedef şaşırtmaları ve menzillerdeki oynaklıkların hepsinde Ortadoğu'yu ele geçirme planları var. Tabii bu durumda Türkiye büyük güç. Kimse yok sayamaz. Dünya değişime koşarken biz de varlığımızı zarar getirmeden korumak zorundayız.. Pasta büyük, sofra geniş.
Misafir sayısını azaltmak istiyorlar. Yani kısacası kuyunun dibi derin

Hiç yorum yok: